Ohri İncisi Şehrin Markası
Çar Samuel Kalesi eteklerinde bulunan Ohri şehri, tarihi kültürel anıtlar, doğal güzellikler ve kültürel zenginliğin yanı sıra kendine özgün markası olan – Ohri incisine sahiptir. Ohri incisi, Ohri şehrinin ve ülkemizin dünya elçisidir. Ohri şehrini ve Ohri Gölünü ziyaret edenler için mükemmel ve eşsiz bir hediyelik eşyadır. Şehri ziyaret eden her turist, mutlaka Ohri incilerini duymuş, görmüştür veya satın almıştır, çarşıyı gezerken Ohri sakinleri tarafından Ohri incisinin nasıl yapıldığında dair çeşitli rivayetler duymuştur. Nesilden nesile aktarılan, meşhur Ohri incisi yapılışının sırrını, sadece Ohri’de yerleşik Filevi ve Talevi aileleri biliyor. Bu iki aile geleneği koruyarak Orijinal Ohri İncisi adlı ürünü üretmektedir. Filevi ailesinin dördüncü nesli olan ünlü Ohri incisi üreticisi Mihaylo, doğal incilerin, çok fazla ayrıntısının verilmediği özel bir teknoloji ile yapıldığını söylüyor. İncinin yapılış sırrı, 1982 yılında tesadüfen Ohri’ye gelen Rus göçmen Yovan Subanoviç tarafından Ohri’ye kazandırılmıştır.
Şehirde uzun süre kalan büyük dedesi ve Yovan arasında samimi bir dostluk oluşmuş ve bu dostluğun uğruna inci yapım tekniğinin sırrını Yovan’a aktarmış. Ohri Gölü kıyılarında gezip, hayatın içinden birçok konu hakkında sohbet ederken, büyük dedesinin amcaları olan balıkçılarla karşılaşmışlar. Onlar, Ohri Gölü’nde yaşayan bir balık türü olan, inci balığıyla (Alburnus alburnus) dolu sepetler taşıyormuş. Mihaylo Filev, balıkları gördükten sonra Yovan Rusya’dan, daha doğrusu Baykal Gölünden getirdiği sırrı artık burada da açığa çıkarabileceğini anlamış olduğunu söylüyor. Sırın aslı ise, endemik bir balık türü olan ve pullarından inci yapılabilen inci balığının ta kendisiymiş. Böylece Yovan, büyük dostluklarının uğruna büyük babası Nikola’nın inci yapılış tekniğinin sırrını kendisine aktarmış.
Dört yıl sonra, büyük babası Mihaylo markayı geliştirmeye çalışmış , ardından da babası Nikola aynı geleneği sürdürmüş. Günümüzde büyük babasının adını taşıyan ve bu zanaatı miras alan ve ustalıkla devam ettiren ailenin en küçüğü Mihaylo, çocuklarının da zanaat geleneğini sürdüreceğini umut ediyor. Filev, çocukluk yıllarından beri ailesinin çalışmalarını izlerken bu zanaat sevgisnin ortaya çıktığını ve ilk kolyeyi, zanaatın tün tekniklerini öğrendiği 17 yaşındayken, büyükannesi Slavyanka Fileva ile birlikte kendi elleriyle yapmış olduğunu söylüyor. Filevi ailesi, tarihi kanıt ve kurumlarca teyit edilmiş olan bilgilere göre 1928 yılından bu yana Ohri incisini üreten ailedir.
Ohri incisi, bir çok kişinin düşündüğü gibi deniz kabuğunun içinde bulunmuyor, kabuğun en parlak (iç) kısmı alınıp, iyice işlenmekte ve istenen şekil – inci tanesi elde edilmektedir. Tanenin işlenmesinin ikinci aşamasında, Ohri balığı - inci balığının pullarından elde edilen inci tanesi emülsiyonla kaplanmaktadır. Eskiden düğünler, kutlamalar ve ev ziyaretlerin, kız isteme gibi merasimleri taçlandıran birkaç Ohri incisi kolye modeli varmış. Bu kolyeler merasime göre adlandırılırmış.
Pek çok ünlü, Ohri incilerinden yapılmış paha biçilmez takılar takıyor. Bunlar arasında İsveç Kralı Gustaf ve Kraliçesi Silvia, Juliana Hall, Danimarka Kraliçesi II. Margrethe, İtalya’dan Giovanna, Maria Hohenzollern-Singmaringen, eski Cumhurbaşkanı George İvanov, bölgenin ve dünyanın ünlü sanatçı ve sporcularından Novak Djokoviç, Neda Ukraden, Emina Yahoviç, Rade Şerbeciya, Karolina Goçeva, Ruslana, Ceca, İndira Levak ve çok sayıda ünlü isim yer almaktadır.
Ohri, 2016 yılından itibaren Ohri İncisi Müzesi’ne sahip oldu. Orijinal Ohri İncisi üreticileri olan tanınmış Filevi ailesi, dünyaca ünlü incinin yapım hikayesini anlatan İnci Müzesini açtı. Müzede Ohri- inci bağlığının pullarından elde edilen inci tanelerinin işlendiği araçlar, Baykal Gölü’nden getirilen Rus göçmeninin gizli tarifine göre inci tanelerini üreten dört neslin fotoğrafları ve bu takıları takan dünyaca ünlü kişiler, başkanlar, kraliçeler ve prenseslerin fotoğrafları sergilenmiştir.
The product is guaranteed by numerous certificates and recognitions worldwide
Makedon kültürünü ve geleneğini zenginleştiren müze, “Aya Sofya” katedral kilisesinin yakınında bulunuyor. Müzede ziyaretçiler dünyaca ünlü Ohri incisini işleme sürecinin tüm aşamalarını ve Filevi ailesinin asırlık geleneğini yakından tanıma fırsatına sahiptir. Ürün, dünya çapında çok sayıda sertifika ve takdir garantilidir. Uluslararası “Ohri Yazı” festivali kapsamında 2 Ağustos 2017 tarihinde gösterimi yapılan “Filevi ve Talevi ailelerinin aile geleneği” başlıklı belgesel filminde uzun yıllara dayanan bu kapsamlı ve verimli çalışmalar başarılı bir şekilde tanıtılmıştır.
Geleneğin yazılı kaynaklara dayalı olarak kalıcı bir şekilde korunmasına, “Filevi ve Talevi ailelerinde Ohri İncisi” başlıklı monografinin yayınlanması da büyük katkı sağlamıştır. Bu monografi, Kültür Bakanlığı ve Enstitü ve Müze Milli Kurumu (NU Zavod i Muzej) desteğiyle yayınlanmış olup, orijinal Ohri incisinin yapım sırrını bilen her iki ailenin birlekte ilk defa yer aldığı tarih, arşiv, etnoloji, sanat ve kültürü kaspayan bir derlemeden ibarettir. Ohri bölgesinde, Ohri incisi yapma geleneği diğer aileler tarafından da uygulanmakta olup, Ohri incisi bölgenin tanınan bir turizm markasıdır.